Koku Kavramı Çevre ve İnsan Üzerine Etkileri

Koku kavramı fizyolojik anlamda bulunulan ortamı tanıma yollarından sadece bir tanesidir. Bu durum kişiden kişiye göre değiştiği için her bünye için farklı şiddeti, sürekliliği ve etkisi vardır.

Koku mesela ses, titreşim, ışık gibi değildir. Direkt olarak elektronik bir cihazla ölçülerek gerek çevre açısından gerekse de  çalışana, çalışma alanlarına, iş verimliliği ne etki sınırlarını rakamlarla çizme şansı çoğu zaman bulunmamaktadır.

Koku belki de insanların ve bilimin açıklamakta en çok zorlandığı alanlardan bir tanesidir. Soluk alıp verme esnasında burun kanalı ile mukozaya ulaşan koku ki bu genellikle kimyasal bir bileşik  yada bir maddedir  o bölgedeki mekanizmayı harekete geçirir. bu mekanizma ise alınan kokunun şiddetine, sürekliliğine ve etki süresine

bağlı olarak hücrede değişiklik yaparlar. Meydana gelen değişiklik beyin tarafından algılanıp gerekli bölgelere dağıtılarak  mevcut durumun bilinçli olarak algılanmasını ve vücut tarafından gerekli reaksiyonun verilmesini sağlar.

Koku hayatımızın her aşamasın da karşımıza çıkan bazen hoşlandığımız bazen de kaçmak zorunda kaldığımız bir durumdur. O zaman bu konuyu İnsan ve çalışma ortamı açısından incelediğimizde çalışanın verimliliği açısından önemlidir. Bu durum çoğu zaman işletmeler için gözden kaçan ve çözüm için  maddi kaynak ayrılmayan basit yöntemlerle havalandırma v.b uygulamalarla giderilmeye çalışılan bir durumdur.

Kokuyu Sanayi bazında incelediğimizde ise durum daha karmaşık ve daha çözüme muhtaç bir hal almaktadır.  Üretimin olduğu yerlerin genelinde daha doğrusu insanın ve hayatın olduğu her yerde karşımıza çıkmaktadır. Gerek kimyasal reaksiyonlarda ürün ile ilgili bilgi veren bir haberci bir ajan, bazen mevcut reaksiyon sonrası meydana çıkan yan ürünlerde bazen de oluşan organik bir reaksiyon, bir bozunma yada biyolojik bir çözünme olarak karşımıza çıkmaktadır. Gerçek sorunda tam olarak burada karşımıza çıkıyor.  Kontrol altına alınan bir durum meydana getirmenin zorlukları başlıyor.

Sanayide Koku giderme yöntemleri zaman içerisinde farklılık göstermekle beraber çoğunlukla koku ortamını havalandırma veya kokuyu maskeleme yani mevcut kokuyu kırarak bastırıp farklı bir koku ortaya çıkarma şeklindedir. Diğer bir yöntem ise bakteri kullanarak kokuyu engellemeye çalışmaktır. Bu yöntem bakteride bir canlı olduğu için çalışma  şartları pH ve sıcaklıkla  direkt ilgili olduğundan çoğu ortamda kullanma şansı bulamamaktadır. Bu yöntemlerin tamamı kokuyu kaynakta yok etmek yerine uzantıları ile savaşmaktan ibarettir.

Koku ile savaşta en önemli yöntem ise direk kokuya sebep olan maddelerin kimyasal olarak parçalanmasıdır. Reaksiyon sonunda oluşan koku ihtiva etmeyen ürünlere dönüştürülmesidir. Bu yöntem ile koku kaynağında yok edilmektedir. Bu kimyasallar her pH ve sıcaklıkta çalışabildiği için tercih edilmektedir.

 Sonuç olarak “AMACIMIZ KOKUYU KOKUYLA DEĞİŞTİRMEK DEĞİL  İSTENMEYEN KOKUYU KAYNAĞINDA ORTADAN KALDIRMAKTIR.”